Babamın vefatı sonrasında yayla yerindeki bahçeye bilmem kaçıncı kez ektiğimiz maydanoz tohumları, aynı mevsimde, ayı yerde, aynı oranda aynı şekilde suladığımız halde filiz vermemekte ısrar ediyor. Tabiat anlamadığımız bir şeye karşı direniyor. Neyi yanlış yaptığımızı veya yanlış yapıp yapmadığımızı da bilmiyoruz. Annem şikayet edip duruyor. “Babanızın zamanında…” diye başlıyor ve o milyonlarca harfle kurduğu kelime ordusundan oluşan cümleler sanki hiç bitmiyor. Bizim müezzinin okuduğu ezanın ”Hayye ale’s Salah” kısmını hiç bitirmemesi gibi yani! Ortada bir gariplik olduğu kesin. O toprakta o maydanoz tohumları yeşerecek, müezzinin de bütün çabasına karşın o ezan bitecek! Tersi doğa kanunlarına aykırı. Ülkemizde ise, yine ve yeniden fikri altyapısı masa başında çalışılmış, hangi sinir uçları uyarılırsa ne tür tepki alınacağı ve bunun hangi sosyolojik sonuçları doğuracağı deneysel olarak ispatlanmış bir politik hat oluşturulmaya çalışılıyor. İçeride, dışarıda, bölgemizde ve