Ana içeriğe atla

Bedenleri ile Sınanan CHP'deki Devrimciler

Ulusumuzun ezici çoğunluğu ve CHP üyelerinin tamamına yakını antifaşist, antiemperyalist ve laik'tir.
Hangi partiye oy verirse versin, bu topraklarda yaşayanların genel karakteri de budur.
Bu karakter, CHP'de daha baskındır. Bir çoğu geçmişinde devrimci mücadelenin içinde yer almış kendisi ya da en az bir yakını bu inanmışlığın bedelini, bedeni ile "sınanarak" ödenmişlerden oluşur.

Alçak gönüllüdürler. Çevrelerinde "müzmün muhalif" olarak anılsalar da, okumasını, sorgulamasını ve analiz yapmasını bilirler. Baş eğmeyen, bireysel tarihini gururla paylaştığı, eğitimli pırıl pırıl çocuklar yetiştirmişlerdir. Onlara, kendi mücadele tarihini damıtarak anlatmış, ekonomik fukaralık içine düştüğünde onlara sarılıp ağlamış ama kendini yeniden üretmesini bilecek kadar fikri namuslu, koca yüreklidirler.

Nesilleri tükeniyor artık ama onlar inandıkları değerlerden bir milim bile geri adım atmazlar. Yaşadıkları mahallede, ilçede veya ilde, girdikleri her mecliste sözü dinlenen, söyleyecekleri merak edilen ve konuştuklarında da sözleri, o meclistekilerin başlarını yere eğerek dinledikleri kadın ve erkekler onlar.

Yoksul halkın kurtuluşuna adanmış devrimci, yurtsever yüreklerini iki elinizi birleştirip avuç içinize alsanız da sığdıramazsınız.

Şimdi en az 60' lı, 70' li yaşlarında ama zihinleri gencecik delikanlıların, başlarını yastığa koyduklarında, anıları, gözlerinin önünden film şeridi gibi akarken, çıkıp- inen tansiyonları, yağ bağlamış bedenleri, dökülmüş ya da beyazlamış saçları, kireçlenmiş boyun ve dizleri ile geçmişe dönme arzuları depreştiğinde, sanmayın ki gençlik günlerini özlüyorlar; onların hasreti, devrime.

Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a çıktığı gün gibi yürekleri; Amasya, Erzurum ve Sivas duraklarında çelikleşen iradeleriyle, her 30 Mart'ta Kızıldere'de, 6 Mayıs'ta darağacında, 18 Mayıs'ta Diyarbakır zindanlarında' Eşitlik, Özgürlük, Kardeşlik' mücadelesi' veriyorlar.
...
Yazılarımı birden çok SMS şirketi, bir çok farklı telefondan Watsap mesaj listesi aracılığı ile yaklaşık olarak 500 bin kişiye ulaştırıyorum. İlgi gösterip, açıp-okuyanlara teşekkür ediyorum. İtiraf etmeliyim ki insanlar, maalesef çok fazla okumuyor. Ama her geçen gün artıyor. İlk başladığımda 8.000  ortalamadaydı. Yeni yollar ve yeni denemelerle şimdi yüzde 95'i Adana'da olmak üzere yüzde 5 okunurluluğa, yani 25 bin kişilik okunma oranına ulaştık.

Adananın yerel gazetecilerine de teşekkürü borcumu sizler aracılığı ile ödemek isterim; Onların sayesinde( Çukurova Barış, Objektifa, haberegüven.com, Adanaulushaber.com, küçüksaat.com başta olmak üzere bir çok saygın yayın kuruluşu yazılarımı yayınlayarak müthiş bir kitleye ulaşmamı sağlıyorlar.
Ayrıca Facebook ve Twitter aracılığıyla yazılarımı paylaşarak çoğalmasını sağlayarak on binlerce kişiye ulaşmamı sağlayan dostlarıma teşekkür ediyorum..

Turgay Develi
24. Dönem Adana Milletvekili.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

CHP'de nasıl kurultay delegesi olunuyor?

Cumhuriyet Halk Partisi'nin Türkiye'deki tüm il kongrelerini, 4-5 Kasım tarihleri arasında yapılacak kurultaya giden yolun taşlarını döşemeleri sebebiyle yakından izliyor, kimlerin başkan, kimlerin kurultay delegesi yapıldığını isim isim takip ediyorum. Bu ilgim, illerde oluşturulan kurultay delegasyonunun zihni kolonlarını inceleyerek bu inşa sürecinin sonucunda ortaya çıkacak yapının kurultayda nasıl bir irade ortaya koyacağını ve dolayısıyla oluşacak iradenin partinin iktidar olamama sorununa çözüm üretip üret(e)meyeceğini anlamaya çalışmaktan kaynaklanıyor. Adana kongresi henüz yapılmadığı için kimin il başkanı ve kimlerin de kurultay delegesi olacağı henüz listelenmemiş durumda. Buraya (Adana'ya) ilişkin söz hakkımız baki kalmak kaydıyla merak edenler için ifade etmeliyim ki, tüm Türkiye'de, öteden beri hep olduğu gibi, kongrelerde maalesef çok az siyaset konuşuluyor. İllerdeki kongrelerde temel motivasyon, kalemi elinde bulunduranların aldıkları temsil vekâletinin

Kalıp

Herhalde dünyadaki, ülkemiz, bölgemiz ve hatta şehrimizdeki bütün zenginliği paylaşan bir avuç kişinin en büyük korkusu, bir gün, neyi nasıl düşüneceğimizi, neye nasıl tepki vereceğimizi; neyin ahlaki, neyin kabul edilebilir sınırlar içerisinde olduğuna dair zihnimize çizdikleri sınırları aşmaya cüret edebileceğimiz olmalı...   Korkularının bir gün gerçeğe dönüşmemesi için ise, yerelden başlayarak bütün yerküreye yayılmış televizyonları, gazeteleri, sosyal medyaları, haberleri ile her saniye neye gülmemiz, neye üzülmemiz ve hatta nasıl eğlenmemiz gerektiğine dair alt metinlerle dolu filmler, belgeseller, diziler çekip yayınlıyorlar. Bu sınırları zorlayanları terörist, farklı düşünenleri 'aşırı uç' olarak ilan edecek kanaat önderleri yaratıp besliyorlar. Kendilerine muhalif olanların bir kısmını deli olarak damgalayıp toplum dışına, kanun diye yazdıkları talimnamelere uymayanları da çıkarlarını korumak için tesis edilmiş mahkemeler eliyle cezaevlerine atıyorlar. Bütün bu işleyiş

Deli gömleği...

Yerel seçimler, bir çoğunu yakından tanıdığım çok sayıda ismin yeniden yahut ilk kez seçilerek belediye başkanlığı koltuğuna oturmasıyla, benim de üyesi olduğum CHP'nin 'zaferiyle' sonuçlandı. Bu vesileyle seçilen herkesi kutluyor ve başarılar diliyorum. ... Yerel seçimlerde yurttaşların tercihlerini belirleyen temel dinamiğin, emekli maaşlarının ve asgari ücretin enflasyona yenik düşmesi sonucu iyice hissedilir hale gelen yoksulluk olduğu görülüyor. Seçilen belediye başkanlarının ücret artışları noktasında ellerinden bir şey gelmeyeceği bilinerek yapılan bu tercihi ise biriken öfkenin bir sonucu olarak değerlendirmek gerekiyor. Bu durumda bu öfke patlamasının sofralara tek etkisi (o da olursa), yoksulluğun etkilerini ancak hafifletebilecek olan sosyal yardımların muhalif belediyeler kanalıyla arttırılması olabilecektir. Yerel seçim sonuçlarını, bir yönüyle ve kısmen, genel iktidara yürümesi için CHP'ye verilen bir avans olarak görmek mümkün. Milli görüş’ün yerelden gen