Ana içeriğe atla

Adana Büyük Şehir Belediyesi'ne Açık Mektup

Siyasette, belediyelerde, bürokraside herkes ahlaklı, erdemli ve dürüst.

Bu ön kabulle başlayarak Adana büyük şehir belediyesinde yaşanan bir olayı anlatmak istiyorum.

Konunun teknik detaylarına şimdilik girmeden söylersem, olayın başlangıcı 1980'li yılların ortasına dayanıyor.

Hikayenin gelişimi ise şöyle;

1-Mahkeme, Adana'nın bir bölgesindeki 1/5000 binlik nazım imar planını (tümüyle) bozuyor.

2-Bunun üzerine Adana Büyükşehir Meclisi bu bölgede nazım imar planı revizyonu yaptırıyor.

3-Bu plan, Büyük Şehir Meclisi'nce kabul edilip askıya çıkarılıyor.

4- Meclis kararında, planın, mahkeme kararına istinaden yapıldığı ileri sürülüyor.

Bu işlemle kimin kaç yüz milyon lira kazanç elde ettiği benim ilgi alanım dışında.

Bu vesileyle, Cumhuriyet Halk Partisi seçmeninin 30 yıllık rüyasını gerçekleştirerek oylarıyla iş başına getirdiği belediye yönetimine soralım;

CHP Genel Başkan Sayın Kılıçdaroğlu'nun mütemadiyen dile getirdiği " Belediyeleri rant dağıtma merkezi olmaktan çıkarmalıyız" sözünü hatırlıyor musunuz?

Öyleyse eğer; 

1- Büyük Şehir Belediyesi bu işlemle ilgili olarak kamuoyuna bir açıklamada bulunacak mı?

2- Bu işlemlerin gerçekleşmesi için büyük şehir belediyesindeki kurulan mekanizmanın içinde kimler var?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Beşiktaşlılar üzülmeyin, ADS sizin için de var...

Süper liği takip eden futbol taraftarları arasında Beşiktaş'ın küme düşmesi neredeyse kesinleşmiş ADS'ye yenilmesi futbol ile ilgili ilgisiz bir çok kesimde dikkat çekmiştir. Bu yenilgiye şaşıran ve de özellikle üzülenler çoğunluktadır. Ama şaşıran ve üzülenler başta olmak üzere herkesin bilmesi gereken bir gerçek var ki Beşiktaş sadece bir futbol kulübüne karşı değil çok zor zamanlarda ve ancak tarihin belli dönemlerinde vücut bulabilecek bir şehrin ruhuyla karşılaştı. Ortaya çıkan sonuç da bunun karşısındaki için kaçınılmaz olacaktı. KİR, SUÇ; FUTBOL Yok, 1932'den 1968'e kadar Portekiz'in idaresini elinde tutan faşist diktatör António de Oliveira Salazar'ın rejiminin fado ve fatima ile birlikte üç dayanağından biri olduğu gerçeği ile özdeşleşen futbolu kutsayacak değilim.. (Portekizce: três F de Salazar) Futbol'un, kulüpler arasındaki karşılaşmalarının skor dışındaki gri alanına yoğunlaşıldığında, kendini ya da otoritesi için kitlelerde meşruiyet arayanlar...

CHP'nin Üye ve Delegelerini Düşkün mü Sanıyorsunuz?

Bu yazı, CHP üyeleri ve delegeleri başta olmak üzere herkesi çok yakından ilgilendiriyor. Mutlaka okumanızı isterim. Bunun için de partide kayıtlı bulunan 45 bin kişiye özel olarak SMS aracılığı ile gönderdiğimi baştan söyleyeyim. Bir çok gazete, haber sitesi başta olmak üzere bir çok mecrada yayınlanıyor. Ayrıca kendi kişisel imkanlarımla diğer kanallardan da okunması için Türkiye çapında paylaşıyorum. Konumuz özelde delegelik genelde ise siyaset kurumunu, düşürüldüğü düzeyden kurtarma, aslında itibarını koruma ve iade etme arayışı aynı zamanda. Siyaset, işinde gücünde, siyasetle uzaktan yakından alakası olmayan herkesin de yaşamını her alanda direkt etkilediğinden, kimse bu konu beni ilgilendirmiyor diyemez. Bu giriş ile birlikte hemen CHP de delege olmayan, yazılmayan, yazılamayanları kutluyorum. En azından isteyip de yazılmadılarsa da, kendilerinin bir talebi ve çabası olmadıysa ve bilerek ve isteyerek 'bu orta oyununun figüranı olmam' diyerek kenarda duranla...

Kılıçdaroğlu'nun Zihnindeki Yük!

Bazı anlar vardır; zihninizdeki soru, bir dağı sırtlayıp kilometrelerce öteye taşımaktan daha ağır gelir. Umut etmek istiyorum ki, Sayın Kılıçdaroğlu böyle ağır bir yük taşımıyor! Çünkü aşağıda aktaracağım açıklaması ile zihinlere taktığı sorular, kendilerini değersizleştirmiş olanların sadakatini satın aldıklarından oluşturan, cahil Belediye Başkanlarına işaret ediyor. Çocuksu bir özgüven eksikliğinden kaynaklı, zayıflık patolojisi içindeki başkanlar, övgüleri gerçek sanıp içselleştirerek her türlü hataya açık olabilir. Aralarında Adana'nın da bulunduğu İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Muğla, Mersin gibi nüfusun ve milli gelirin neredeyse yarısına yakınını temsil eden 11 Büyük Şehir Belediyesi kendi atadığı Başkanların yönetimindeyken 'Belediyeleri rant dağıtım merkezi olmaktan çıkarmalıyız' diyen sayın Kılıçdaroğlu neden böyle bir açıklama yaptı? Bu açıklamayı yapmadan önce partili belediye başkanlarına özel olarak bunları söylediğini düşünmemiz gerek; çünkü kamuoy...